Reklam

Ev Yapımı Portakallı Pasta

Deniz'in 3. doğum günü kutlamalarının en çok konuşulan yanı bu pasta oldu. Çeşitli denemelerden sonra tutturduğumuz pastanın yapımı çok kolay, lezzetli ve en güzeli de yağsız olması.

3 Yaşın Vazgeçilmez 6 Kitabı

İşte size Deniz'in elinden düşürmediği kitaplarının listesi...

Yuva Günlüğü

10. günün sonunda -ağlamadan- yuvaya giden Deniz'in gün gün alışma süreci...

Küçük Bünyelere Küçük İşler

Küçük çocuklar, örnek aldıkları "büyükler"in dünyasına katılmaya can atıyorlar. Onlara yaşlarına ve boyutlarına uygun 1-2 küçük iş verdiğinizde dünyaları büyüyor, kendilerini "biz"den görüyorlar. İşte, size 3 yaşa uygun iş listesi:

16 Aralık 2015 Çarşamba

Tuvalet Eğitiminde Geldiğimiz Nokta

Deniz'in tuvalet eğitimi, çoğu konuda olduğumuz gibi planlı, tıkır tıkır işledi, oldu bitti demek isterdim ama tam bir arapsaçına döndü.

Temmuz ayında tatile çıktığımızda kendi yaşıtı bir arkadaşını çalılara yaparken görünce çiş bir anda eğlenceli bir hal aldı ve o günden sonra minik birkaç kazayı saymazsak çişini tuvalete yapmaya başladı. Seremoniyi de sevdiği için, sifona basmak, el yıkamak, kurulanmak... çok hoşuna gitti. Fırsat bu fırsat diyerek kaka eğitimine de başlamaya niyetlendim. Ama 1 hafta sonra bakıcı ablamız ayrılmak zorunda kaldı ve Deniz'i apar topar yarım gün yuvaya başlattık. Hayatında zaten iki büyük değişiklik yaşarken bir de kaka ile uğraşmayalım diye bir süreliğine erteledik. Bu arada geceleri yine bezli yattı. Çocuk için kafa karışıklığı olabilir, sabah bezsiz, gece bezli olmak ama gece defalarca kalkmaya bu sefer ben hazır hissetmedim. Yuvada da bezli değil, öğle uykularında da, sadece geceleri bez takıyoruz.

Bir Annenin Blogu - Tuvalete oturmuş çocuk
Hayalimdeki sahne....
Ve tabi ki kaka gelince ille bez taktırtıyor. Piyasadaki hemen hemen her tür oturağı aldık, 2-3 kez oturdu, oturmasıyla kalkması bir oldu. Güle Güle Kakalar ve Teo'nun Kaka Kitabı başucu kitaplarımızdan... Onların dışında başka kitaplar okumayı denedim oturaktayken ama daha sayfayı çeviremeden Deniz toparlanıp kalktı, gitti. Yavru kakalar gibi "bühü bühü" yapmayı çok seviyoruz ama gel gör ki onları anneyle tuvalette buluşturmayı bir türlü başaramadık.

Kışın bu eğitimleri vermek pratik anlamda bana zor geliyor. Gece uykusunda ne zaman çişinin geleceğini bilemiyorum, bazen ben uyuyakalıyorum, sabah sırılsıklam uyanabilir ve saatlerce bu ıslaklıkla kalmış olabilir, bu bana daha sağlıksız geliyor. Bu nedenle kaka eğitimini bahara sarkıtmaya karar verdim. Bir de çevremdeki her erkek çocuk annesi benzer bir dönem yaşadıklarını ve bunun aylarca devam ettiğini söyleyince bir nebze kendimi rahatlattım ve oluruna bıraktım. 

Bu tuvalet eğitimini 3 aşamada ele alacağım. 
1. Çiş
2. Gece 
3. Kaka

En kolay seviyeyi atladık ve oyunu orada "save" ettik. Gece eğitimi için benim biraz hazır olmam gerekiyor. Kaka ise bizim için en büyük mihenk taşı. Tuvalet eğitimiyle ilgili yazılanların çoğu bizim duruma uymuyor. 

- Gece ise bezi kuru kalıncaya kadar bez takılması bez kuru kalkınca da, bezi atması ve bir daha da bez takılmaması süreci hızlandırır.

Deniz, gece tam yatmadan önce lıkır lıkır su içiyor. Bunu bir çeşit "anneyi yanımda tutma" yöntemi olarak geliştirdi. Kitabını okuyorum, iyi geceler öpücüğünden sonra odadan çıkıyorum. tam 5 saniye sonra "annneee, ben biraz susadım" Ben bu şekilde hemen her gece 7-8 tur yapıyorum. Her birinde birkaç yudum içiyor. Dolayısıyla bazı geceler bezden taşmış bile oluyor. 

- Tuvalet eğitimine başlamadan önce çocuğun tuvalete veya lazımlığına alışmış olması önemlidir. Her gün belirli aralıklarla tuvaleti olsun olması tuvalete ya da lazımlığa oturarak alıştırmalar yapmak alışkanlık edinmeyi kolaylaştırır.
Ne tuvalete ne de lazımlığa oturmak gibi bir niyeti yok. 3 yaşındaki çocuğu da kolundan tutup oturtamıyorsun ki, ikna yoluyla deniyoruz ama ikna edemiyoruz :)

- Nasıl yapıldığını gösterin.
"Sen yap, ben yapmiiicam" diyen bir akıllı bıdığa anlatın bakalım...


- Gece bezini çok uzatmayın. 2 ayı geçmesin.
Çooooktan geçti....

Şimdi 2. aşama gece bezini kaldırma noktasındayız. bakalım kaç gecede olayı toparlayabileceğiz...

Bu arada Deniz de bir ara tuvalet kağıtlarına takmıştı, ruloyu ters yerleştirmek gibi basit bir çözümü var işin... :)

Bir Annenin Blogu - Tuvalet rulosunu saran çocuk



Tuvalet eğitimiyle ilgili bir başka blogger anne, Alimanne'nin de çocuklara tuvalet eğitiminin nasıl verileceği ile ilgili birkaç önerisi var. Okumak için tıklayın.

Tuvalet Eğitiminde Geldiğimiz Nokta

Deniz'in tuvalet eğitimi, çoğu konuda olduğumuz gibi planlı, tıkır tıkır işledi, oldu bitti demek isterdim ama tam bir arapsaçına döndü.

Temmuz ayında tatile çıktığımızda kendi yaşıtı bir arkadaşını çalılara yaparken görünce çiş bir anda eğlenceli bir hal aldı ve o günden sonra minik birkaç kazayı saymazsak çişini tuvalete yapmaya başladı. Seremoniyi de sevdiği için, sifona basmak, el yıkamak, kurulanmak... çok hoşuna gitti. Fırsat bu fırsat diyerek kaka eğitimine de başlamaya niyetlendim. Ama 1 hafta sonra bakıcı ablamız ayrılmak zorunda kaldı ve Deniz'i apar topar yarım gün yuvaya başlattık. Hayatında zaten iki büyük değişiklik yaşarken bir de kaka ile uğraşmayalım diye bir süreliğine erteledik. Bu arada geceleri yine bezli yattı. Çocuk için kafa karışıklığı olabilir, sabah bezsiz, gece bezli olmak ama gece defalarca kalkmaya bu sefer ben hazır hissetmedim. Yuvada da bezli değil, öğle uykularında da, sadece geceleri bez takıyoruz.

Bir Annenin Blogu - Tuvalete oturmuş çocuk
Hayalimdeki sahne....
Ve tabi ki kaka gelince ille bez taktırtıyor. Piyasadaki hemen hemen her tür oturağı aldık, 2-3 kez oturdu, oturmasıyla kalkması bir oldu. Güle Güle Kakalar ve Teo'nun Kaka Kitabı başucu kitaplarımızdan... Onların dışında başka kitaplar okumayı denedim oturaktayken ama daha sayfayı çeviremeden Deniz toparlanıp kalktı, gitti. Yavru kakalar gibi "bühü bühü" yapmayı çok seviyoruz ama gel gör ki onları anneyle tuvalette buluşturmayı bir türlü başaramadık.

Kışın bu eğitimleri vermek pratik anlamda bana zor geliyor. Gece uykusunda ne zaman çişinin geleceğini bilemiyorum, bazen ben uyuyakalıyorum, sabah sırılsıklam uyanabilir ve saatlerce bu ıslaklıkla kalmış olabilir, bu bana daha sağlıksız geliyor. Bu nedenle kaka eğitimini bahara sarkıtmaya karar verdim. Bir de çevremdeki her erkek çocuk annesi benzer bir dönem yaşadıklarını ve bunun aylarca devam ettiğini söyleyince bir nebze kendimi rahatlattım ve oluruna bıraktım. 

Bu tuvalet eğitimini 3 aşamada ele alacağım. 
1. Çiş
2. Gece 
3. Kaka

En kolay seviyeyi atladık ve oyunu orada "save" ettik. Gece eğitimi için benim biraz hazır olmam gerekiyor. Kaka ise bizim için en büyük mihenk taşı. Tuvalet eğitimiyle ilgili yazılanların çoğu bizim duruma uymuyor. 

- Gece ise bezi kuru kalıncaya kadar bez takılması bez kuru kalkınca da, bezi atması ve bir daha da bez takılmaması süreci hızlandırır.

Deniz, gece tam yatmadan önce lıkır lıkır su içiyor. Bunu bir çeşit "anneyi yanımda tutma" yöntemi olarak geliştirdi. Kitabını okuyorum, iyi geceler öpücüğünden sonra odadan çıkıyorum. tam 5 saniye sonra "annneee, ben biraz susadım" Ben bu şekilde hemen her gece 7-8 tur yapıyorum. Her birinde birkaç yudum içiyor. Dolayısıyla bazı geceler bezden taşmış bile oluyor. 

- Tuvalet eğitimine başlamadan önce çocuğun tuvalete veya lazımlığına alışmış olması önemlidir. Her gün belirli aralıklarla tuvaleti olsun olması tuvalete ya da lazımlığa oturarak alıştırmalar yapmak alışkanlık edinmeyi kolaylaştırır.
Ne tuvalete ne de lazımlığa oturmak gibi bir niyeti yok. 3 yaşındaki çocuğu da kolundan tutup oturtamıyorsun ki, ikna yoluyla deniyoruz ama ikna edemiyoruz :)

- Nasıl yapıldığını gösterin.
"Sen yap, ben yapmiiicam" diyen bir akıllı bıdığa anlatın bakalım...


- Gece bezini çok uzatmayın. 2 ayı geçmesin.
Çooooktan geçti....

Şimdi 2. aşama gece bezini kaldırma noktasındayız. bakalım kaç gecede olayı toparlayabileceğiz...

Bu arada Deniz de bir ara tuvalet kağıtlarına takmıştı, ruloyu ters yerleştirmek gibi basit bir çözümü var işin... :)

Bir Annenin Blogu - Tuvalet rulosunu saran çocuk



Tuvalet eğitimiyle ilgili bir başka blogger anne, Alimanne'nin de çocuklara tuvalet eğitiminin nasıl verileceği ile ilgili birkaç önerisi var. Okumak için tıklayın.

9 Aralık 2015 Çarşamba

Anne Bebek Çocuk Fuarı İçin Geri Sayım Başladı

2015'i harika ve dopdolu bir fuarla kapatmaya ne dersiniz?

Bir Annenin Blogu - İBS Anne Bebek Çocuk Fuarı'nda etkinlik yapan çocuklar

Boyut Yayın Grubu'nun düzenlediği İBS Anne Bebek Çocuk Fuarı, 11-13 Aralık 2015 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi'nde çocuk sahibi olan ya da bebek planlaması yapan tüm aileleri harika bir şölenle bir araya getiriyor.

3 gün sürecek fuarda, hamilelik döneminden okul çağına, 0-12 yaşa uygun ürünlerin tanıtımı, atölye çalışmaları, çeşitli konularda uzmanların katıldığı oturumlar olacak. Doğum, emzirme, anne sütünü saklama, sütü arttırma yöntemleri, anneler için evde egzersizler, sosyal medya ve fotoğrafçılık, bloggerlik, bebeklerde ve çocuklarda cilt hassasiyetleri, çocuğun hayatında oyunun önemi gibi çok kapsamlı konulara yer veriliyor. Bu dopdolu programda insan hangisine katılacağına karar veremiyor. Ayrıca fuarda halk oylamasıyla seçilen Anne Bebek Ödülleri sahiplerini bulacak. 

Bir Annenin Blogu - İBS Anne Bebek Çocuk Fuarı'nda yüz boyatan kızÇocuklar da unutulmamış; Susam sokağı karakterleri Edi, Büdü, Kurabiye Canavarı, Elmo, Kont ve Abby de İBS'de!

Dünyanın en ünlü sokağı olan Susam Sokağı'nın karakterleri fuar için Türkiye'ye geliyor. "Edi, Büdü, Kurabiye Canavarı, Elmo, Kont ve Abby"li Susam Sokağı 11 Aralık'tan itibaren İstanbul'da olacak. İstanbul Kongre Merkezi'nin içine kurulacak olan Susam Sokağı'nın renkli şovları üç gün boyunca 11:00 -19:00 saatleri arasında minikleri ve anne, babaları ağırlayacak.

Oturum Programına buradan ulaşabilirsiniz.

18 Kasım 2015 Çarşamba

Deniz'in 3. Doğum Gününü Kutladık

Bu hafta minik çekirdeğim, Deniz'imin 3. yaşını kutladık.




Hafta sonu ilk kutlamayı evde, aile içinde yaptık, gerçek günü olan 12 Kasım'da ise yuvada arkadaşlarıyla bir kutlama yaptık. Son 4 günde 3 koca pasta yaparak kendi çapımda bir rekor kırdım. Son derece hafif ve yağsız bu pastanın tarifini de sizlerle  paylaşmak istiyorum.

Hazırlıklarımız aslında günler öncesinden başladı. Kadıköy'de parti ve pasta süsü satan dükkanlarda dolanıp aksesuarlarımı topladım. Pinterest'ten pasta, kek tarifleri karıştırıp 2 hafta öncesinden denemelere başladık. Yıllardır yaptığım kendi kek tariflerim var tabi ama farklı bir şey olsun istedim. İlk yaptığımız pastada üzerine krem şantivari bir krema koyduk, bence olmadı. Zaten donunca kabuk gibi soyuldu anca o kabuğu sıyırıp yiyebildik :) Sonraki denememizde Dr. Oetker'in Pastacı Kreması'nı kullandık, sonuç fena değil. Ama son denemede Kenton'un pastacı kremasını bence en başarılısı oldu, daha az şekerli ve yoğun bir kıvamı olduğu için.




14 Kasım 2015 Cumartesi

Doğum Günü Pastası: Portakallı Pasta

Pinterest'te gördüğüm bir fotoğraf bana annemin yaşgünlerimde hazırladığı 2 katlı pastaları hatırlattı ve Deniz'in 3. yaşgünü için biz de el emeği bir pasta yapmak istedik. Her anlamda -özellikle içinde katı ve sıvı yağ olmadığı için kalori anlamında- ekonomik olan pandispanya tabanlı bir pasta tarifi ürettik.

Pastanın adına portakal dolgulu pandispanya dedim ama mevsimine göre her şey konabilir. İlkini limonlu denemiştik, o da güzeldi. Yakında krokanlı, çilekli ve çikolatalı deneyeceğiz.

Pandispanya 3 malzemeden oluşuyor, un, şeker ve yumurta. Kabartma tozu bile yok. Pastanın esprisi, kalın bir pandispanya yapıp yatay ortadan 2'ye kesmek ve arasını hazırladığınız dolguyla doldurup krema ile kaplamak. Krema haricinde pastada hemen hemen hiç yağ yok. Doğum günü nedeniyle bu seferlik her yanını krema ile kapladık. Pastanın dikkat edilecek 1-2 püf noktası var sadece...


İşte Portakal Dolgulu Pandispanya Pastası tarifimiz:

Malzemeler:

Çapı 22 cm olan kek kalıbı için:

5 yumurta
150 gram un
150 gram toz şeker
bir tutam tuz ve portakal kabuğu rendesi

Çapı 24 cm olan kek kalıbı için:
6 yumurta
180 gram un
180 gram toz şeker
bir tutam tuz ve portakal kabuğu rendesi

Portakal Dolgu İçin:
2 yumurta
1 çay bardağı toz şeker
2-3 adet portakalın suyu
1 çorba kaşığı buğday nişastası
1 tatlı kaşığı tereyağ
1 paket hazır pastacı kreması

Pandispanya için
  1. Fırını 170 derecede ısıtın. 
  2. Yumurtaları ve toz şekeri mikserde 15 dakika karıştırın. (Yumurtaların oda sıcaklığında olması çok önemli, dolaptan çıkarıyorsanız da ılık suda biraz bekletin.) Malzemeler karışmıştır nasılsa deyip daha az mikser yapmayın, bu 15 dakikada pandispanyanızı kabartacak havayı hapsediyorsunuz. 
  3. Karışıma unu katın. Mikseri kapayın ve unu tahta bir kaşıkla yavaş yavaş, kabarmış yumurtalı şekeri söndürmeden karıştırın. 
  4. Kalıba döktüğünüz hamuru fırına koyun. 40 dakika 170 derecede pişirin. Pişerken kontrol için dahi olsa fırın kapağını açmayın, pandispanya sönüyor. 
  5. 40 dakika piştikten sonra ısıyı kapayın ama pandispanyayı fırından çıkarmayın, fırın kapağını tahta bir kaşıkla 10 dakika kadar aralık tutun. 
  6. Daha sonra keki çıkarın ve kesmek için tamamen soğumasını bekleyin.
Portakal dolgusu:
  1. Yumurta ve şekeri çırpın, portakal suyunu da ekleyip ateşin üstüne alın.
  2. Nişastayı çok az suyla karıştırıp eritin ve karışıma ekleyin
  3. Orta ateşte puding kıvamına gelinceye kadar karıştırın ve sonra soğumaya bırakın.
Voltran'ı oluşturalım: Pandispanya soğuduktan sonra ikiye kesin. Göbeğini bir kaşık yardımıyla sütle nemlendirin. (ilk yaptığımızda bu adımı atlamıştık. 2. gün yumuşak pandispanya, kurumaya ve kırılmaya başladı). Spatula ile portakal dolguyu iyice yedirin ve pandispanyanın üstünü yerleştirin.
Sıra son olarak krema ile süslemeye geldi. Bu kremayı evde yapmak da mümkün, biz zamandan tasarruf olsun diye hazır satılan toz pastacı kremalarından birini aldık ve arkasındaki talimata göre soğuk süt ile çırptık. Pastanın her yerini iyice kapladıktan sonra keyfinize göre süsleyin.

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...